Genel

Asit Yağmurları Nasıl Oluşur ? Zararları ve Etkileri Nelerdir

Asit yağmurlarının oluşumu fosil yakıtlarıyla ilgilidir. Sanayi bölgelerinde enerji tüketimi bir hayli fazladır ve bu bölgelerde  kömür ile petrol fosil yakıtlarından kükürt ile azot gibi gazlar açığa çıkmaktadır. Meydana gelen gazlar su buharı ile beraber tepkime haline girerler. Kar, sis, yağmur ve çiğ gibi doğa olaylarıyla beraber yeryüzüne ulaşırlar.

Normal olarak yağmurun Ph sabiti 5.6’dır. Bu oranın altındaki yağışlar asit yağmuru olarak adlandırılır. Asit yağmurlarının tam olarak zirve yaptığı dönem; sanayi devrimiyle beraber ortaya çıkmıştır. Atmosferde birikmiş olan azot ile kükürt gazları asit yağmuruna neden olmuştur. İlk defa 1852 senesinde İngiltere’de bir bilim adamı olan Robert Angus Smith, asit yağmurları ve hava kirliliği arasındaki bağlantıyı fark etmiştir. Sanayinin asit yağmurlarını zirveye taşıdığını ortaya çıkaran bilim adamı, bu yağmurların her bölgeyi tehdit ettiğini ortaya çıkarmıştır. Sanayisi gelişmiş olan ülkelerin başında; Çin ve Rusya gibi bölgeler bulunmaktadır. Fosil yakıtlarıyla ortaya çıkan asit yağmurları atmosfer hareketlerini olumsuz şekilde etkilemektedir.

Asit yağmurlarının zararlı etkilerinden korunmak için; 1997 senesinde 160 ülkenin katılımıyla Kyoto Protokolü imzalanmış ve azot, karbon oranlarının düşürülmesi istenmiştir. Bu kurallara Çin devleti sıcak bakmamıştır. Sanayi özellikle de Çin tarafından oldukça önemlidir. Çin’de ortaya çıkan asit yağmurları tarımı büyük ölçüde etkilemektedir. Bu nedenle bir kriter getirilerek asit yağmurlarının önüne geçilmeye çalışılmıştır.

Asit yağmurları belli başlı alanlara daha fazla zarar verir. Bu alanlardan en önemlileri de; tarım bölgeleridir. Ayrıca ormanlık alanlara da zarar veren asit yağmurları; toprağın yapısını tamamen bozar. Toprakta yer alan magnezyumu derinlere iteleyen asit yağmurları, kalsiyumu da büyük oranda azaltırlar. Bitki örtüsünde bulunan yeşil alanlar asit yağmurları nedeniyle zarar görür.

Asit yağmurları sadece toprağa değil, aynı zamanda akarsulara da zarar verir. Suda yer alan asit dengesini bozan asit yağmurları balıkları da etkiler. Balıkların etkilenmesi dolaylı olarak insanları da etkilemektedir. Havada yer alan sülfat insanlara solunum yolu ile kolayca geçer. İnsanların bir çok hastalığa yakalanma sebebi havadaki sülfatla ilişkilidir. Astım ve kanser gibi hastalıkaların sebebi havadaki sülfattır.

Ekili arazileri etkileyen asit yağmurları günümüzde özellikle de Japonya bölgesinde etkisini hissettirmektedir. Japonya’da ekili olan tarım alanları her sene asit yağmurlarından büyük ölçüde zarar görmektedirler. Ortaya çıkan ürünlerden beslenen insanlarda asit yağmurları nedeni ile çeşitli hastalıklara yakalanmaktadır. Sanayi devriminin Çin’de daha fazla hissedilmesi Japonya’yı bu nedenle etkisi altına almaktadır. Çin’de yüksek oranlara ulaşan hava kirliliği asit yağmurları nedeniyle daha fazla artmaktadır. Bu nedenle insanlar ağızlarına maske takarak dışarı çıkmakta ve hava kirliliğinden büyük oranda zarar görmektedirler. Hala önlem almaya sıcak bakmayan Çin; bu sayede insanların canını tehlikeye atmaya devam etmektedir. Çin’den sonra hava kirliliğinin yoğun şekilde yaşandığı bölgelerden biri de; Rusya’dır. Rusya’da hava kirliliği oranları yüksek seviyelerde olup insanların sağlığı her sene biraz daha tehlike altına girmektedir. Sanayinin yoğun olduğu bölgeler arasında bulunan Rusya; çeşitli önlemler almaya hazırlanarak asit yağmurlarının etkisini azaltmayı amaçlamaktadır.

Tarihi eserlerin bozulmasına da zemin hazırlayan asit yağmurları; bu eserlerin yapısında bulunan maddelerin çözülmesine neden olur. Dolayısı ile tarihi eserler zarar görür. Asit yağmurları toprakta yer alan alüminyumun çözülmesine sebep olur. Ağaç köklerinin topraktan tam olarak besin alamamasına sebep olur. Meyve veren ağaçlarda bu durum açıkca kendini belli eder.

Asit yağmurlarının önüne geçebilmek için termik santrellerinin kullanımı yerine enerji kaynakları değiştirilmelidir. Bunun yerine yenilenebilir enerjiler kullanılmalıdır. Güneş enerjisi, rüzgar enerjisi gibi havaya ve toprağa zarar vermeyen enerji kaynaklarından faydalanılmalıdır. Asit yağmurlarına karşı önlem olarak orman yangınlarının önüne geçilmelidir. Doğada uygun olan her alanı ağaçlandırmak asit yağmurlarına karşı alınacak en iyi önlemlerden biridir.

Özellikle de şehir içinde bir yerden başka bir yere giderken toplu taşıma vasıtalarından faydalanılmalıdır. Şahsi araç yerine toplu araçlara binmek atmosfere daha az zarar verir ve asit yağmurlarının etkilerini azaltır. Havayı çok fazla kirleten kömür, kaçak yapıdaysa havaya daha fazla zarar verir. Bunun için kaçak kömür kullanılmamalıdır. Kömür kendi başına atmosfere oldukça zararlı bir maddedir.

Sanayi tesislerinde kullanılan bacalara mutlaka filtre takılmalıdır. Filtreler ortaya çıkan zararlı gazların etkisini azaltır.

Teknoloji

Bilim ve Teknoloji Haberlerini yakından takip ediyorum. Ayrıca gelen her sorulara cevap vermeye çalışıyorum.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu